Bir zamanların gözde siyasetçisi, vekil ve kamu kurumlarının saygın yöneticisi Hasan Korkmazcan'dan Anayasa Mahkemesi'ne yönelik ilginç saptama ve spekülatif kamuoyu yönlendirmeleri var.

Anayasa Mahkemesi hakkında,
"Milli yargıyı tahakküm altına alıyorlar" ifadesi ile hakikaten gündeme oturan Korkmazcan'ın manipilatüf bir diğer düşüncesi ise şu.
"AYM, ülkemize karşı emperyalist planları olan ABD ve AB'nin bir subesi gibi"
Hasan Korkmazcan "Anayasa Mahkemesi Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesi ve temel ilkelerini ve Anayasada belirlenen sınırlarını aşmış" cümleleri ile 'neyi ifade etmek istiyor' diye düşünürken, "Anayasadaki sınırını aşmak" ifadesinin, mâna değilse bile, az çok cümle bazında doğru anlatım olduğunu görüyor; ne var ki, 'Türkiye Cumhuriyetinin felsefesi ve temel ilkelerini aşmış' ifadelerini hiçbir dil anlatım kuralına uyduramıyoruz.
Sâhi, Cumhuriyetin felsefesi ve temel ilkeleri nasıl aşılır ki? 
Düşüncelerini DEM Partiyle sürdüren ve HDP'nin kapatılmama sebebini Anayasa Mahkemesine bağlayan Hasan Korkmazcan, iktidar partisinin niçin bu kapatılma konusu için başvuru yapmadığını ise açıklamıyor.
Haber içinde haber olacak düşünceleri ile ve bu bağlamda bize haber içinde haber meziyeti sunan Hasan Korkmazcan adeta bir şaka gibi.
Soyut, spekülatif ve manipülatif.

Selahattin Çelik
Ege7gün