Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı R.T. Erdoğan seçimlerin 14 Mayıs 2023 günü yapılmasını uygun gördü.
Türk milleti için hayırlı olsun.
Peki neden 14 Mayıs tarihi?
Çünkü 14 Mayıs 1950 tarihinde yapılan genel seçimlerde Demokrat Parti yüzde 52.7 oy alarak 408 milletvekiliyle, 27 yıllık CHP iktidarını devirerek işbaşına gelmiş ve Başbakan Adnan Menderes'in "Tek Adam" devri başlamıştı.
CHP muhalifleri için bu bir zaferdi.
Günümüzde..
Adeta Menderes aşığı, onu ilah gibi gören, DP iktidarı ile Menderes'i rol model alarak ondan esinlenen bir Erdoğan var.
Bu bir özgün tercihtir, inançtır, görüştür.
Herkes birilerini ikon gibi seçebilir ve bu nedenle eleştirilemez
Kimsenin haddi ve hakkı değildir.
Ama..
Menderes'in özenilecek pek bir yönü olmadığını, dahası kader çizgisinin hem kendisi hem de çocukları açısından trajik biçimde sonlandığını anımsatmak da sanırım bizim görevimizdir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin 9'ncu sabık Başbakanı Adnan Menderes Yassıada'da yargılanıp ölüm cezasına mahkum olduktan sonra İmralı Adası'nda 17 Eylül 1961 günü asılarak infaz edildi.
Tek adam Menderes'in renkli yaşamı 62 yaşında darağacında sonlandı.
İnfaz 6 dakika içinde tamamlandı.
***********
Adnan Menderes'in 3+1 erkek çocuğu vardı.
Her birinin yaşamı yerli dramalara senaryo olabilecek nitelikte acıklı sonla noktalandı.
Eşi Berin Menderes'ten Mutlu, Yüksel ve Aydın isimlerinde 3 erkek çocuk.
Bir de nikahsız eşi Ayhan Aydan'dan doğma ve sadece 8 saat yaşayan bir erkek bebek.
Büyük çocuk Yüksel Menderes 8 Mart 1972'de 42 yaşında Ankara'da evinde intihar etti.
Ortanca çocuk Mutlu Menderes 1 Mart 1978'de 41 yaşında Ankara'da trafik kazasında öldü.
Küçük çocuk Aydın Menderes 15 Mart 1996'da 50 yaşında trafik kazası geçirdi bütün vücudu felç oldu, ömrünün sonuna kadar tekerlekli sandalyede yaşadı.
Garip rastlantıdır ama her 3 çocuğun da acıklı sonu hep Mart ayında gerçekleşti.
Kader yazgısı için Mart ayına özel dikkatlerinizi çekerim.
********************
Şimdi gelelim adı anılmayan 4'ncü çocuğa..
Ayhan hanım Başbakan Menderes'ten hamile kalır.
18 Haziran 1955 günü öğleden sonra evinde arkadaşlarıyla neşe içinde bezik oynarken aniden sancılanmaya başlar.
8 aylık hamiledir ve hazırlıksız olduğu için ani gelişme karşısında paniğe kapılır.
Ayhan hanım hemen Adnan beyi arar ama ulaşamaz, arkasından doğumu gerçekleştirecek olan (Daha sonraları İstanbul Belediye Başkanı olan) jinekolog Dr. Fahrettin Atabey'i arar, ona da ulaşamaz.
Evde panik havası esmektedir.
Acilen müdahale kaçınılmazdır.
Yakın bir hastane aranır, doğum uzmanı genç bir hekim olan Dr. Alaattin Orhan eve gelir, evdekilerin de yardımıyla doğum operasyonu başlar.
Bebek ters gelir, müdahale sırasında bebeğin kolu kırılır, bu da yetmezmiş gibi vücuduna ve boynuna kordonlar dolanır.
Steril ortamda kuvöze konması gereken bebek, evde bu olumsuz koşullarda ancak 8 saat yaşayabilir.
Ertesi sabah Dr. Fahri Atabey, Menderes'in Cadillac makam aracıyla eve gelir, Menderes'in şoförü Hayri minik cenazeyi paket gibi sararak otomobilin bagajına yerleştirir ve iki adam doğruca Cebeci Asri Mezarlığı'na giderler.
Cansız minik bedenin çok kısa yaşamının çok kısa adresidir: "560 Ada- 688 parsel".
Ancak kayıtlara bir not düşülür: "Meccanen"
Bu kelime definde garibanlara uygulanan, bedava işlem yapıldığını ifade eder.
Bir diğer deyişle naaşın "Kimsesiz" olduğuna işaret eder.
Dünyanın çelişkilerle, garipliklerle ve inanılmaz trajedilerle dolu olduğunun bir belgesidir bu basit ayrıntı.
Babanız Başbakan, anneniz çok ünlü bir sanatçı ama siz sadece 8 saat yaşayabildiğiniz şu dünyada önemsiz bir "Kimsesiz gariban" olarak kayıtlara girersiniz.
Defin kayıt defterine normalde naaşın kendi adı ile baba adı yazılır ama bazen de özel durumlarda ana adının yazılması gerekebilir.
Defin kayıtlarına "Ayhan Aydan oğlu Ahmet" adıyla yazılır.
Bir prens gibi yetiştirilmesi planlanırken piç yakıştırmasıyla ve gariban muamelesiyle ebedi aleme gönderilen bir talihsiz melek..
Bebeğe anne veya babası tarafından henüz isim bile konulmamıştır.
Bu talihsiz bebeğin resmi kayıtlara işlenmesi gereken ismini işlemi yapan memur, kafasına göre "Ahmet" olarak koyar.
Formalite tamamlanmıştır.
**********************
Hepimiz yaşam akışımızda birilerini çok beğenir, onu herkesten üstün bir kahraman gibi görür, rol model alabiliriz.
O bizim fenomenimizdir.
Erişilmesi güç nirvanamızdır.
Bu bazen popüler bir sanatçı, bazen ünlü bir bilim insanı, antik çağlarda yaşamış felsefeci, klas bir sporcu, karizmatik bir siyasetçi veya efsane komutan olabilir.
Beynimizde onu yüceltir, mistik nitelikler yükler ve sonuçta yaşam koçumuz gibi kabullenebiliriz.
Ona özenir, kimselere belli etmeden onun gibi yaşamaya çalışırız.
Ama..
Tarihin akışında yaşanmış gerçekleri çok iyi okuyarak analiz etmek ve işin perde gerisine de bakıp araştırmak yararlı olur kanısındayım.
Kendimize kahraman olarak seçtiklerimizi ayrıntılı şekilde ve doğru tanımamız gerekir.
Yakınlarımızı üzmemek, üzülmemek ve trajik acılar yaşamamak için..
Cahit Çataloğlu
11 Mart 2023
14 Mayıs'ın şifresi
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı R.T. Erdoğan seçimlerin 14 Mayıs 2023 günü yapılmasını uygun gördü.
Türk milleti için hayırlı olsun.
Peki neden 14 Mayıs tarihi?
Çünkü 14 Mayıs 1950 tarihinde yapılan genel seçimlerde Demokrat Parti yüzde 52.7 oy alarak 408 milletvekiliyle, 27 yıllık CHP iktidarını devirerek işbaşına gelmiş ve Başbakan Adnan Menderes'in "Tek Adam" devri başlamıştı.
CHP muhalifleri için bu bir zaferdi.
Günümüzde..
Adeta Menderes aşığı, onu ilah gibi gören, DP iktidarı ile Menderes'i rol model alarak ondan esinlenen bir Erdoğan var.
Bu bir özgün tercihtir, inançtır, görüştür.
Herkes birilerini ikon gibi seçebilir ve bu nedenle eleştirilemez
Kimsenin haddi ve hakkı değildir.
Ama..
Menderes'in özenilecek pek bir yönü olmadığını, dahası kader çizgisinin hem kendisi hem de çocukları açısından trajik biçimde sonlandığını anımsatmak da sanırım bizim görevimizdir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin 9'ncu sabık Başbakanı Adnan Menderes Yassıada'da yargılanıp ölüm cezasına mahkum olduktan sonra İmralı Adası'nda 17 Eylül 1961 günü asılarak infaz edildi.
Tek adam Menderes'in renkli yaşamı 62 yaşında darağacında sonlandı.
İnfaz 6 dakika içinde tamamlandı.
***********
Adnan Menderes'in 3+1 erkek çocuğu vardı.
Her birinin yaşamı yerli dramalara senaryo olabilecek nitelikte acıklı sonla noktalandı.
Eşi Berin Menderes'ten Mutlu, Yüksel ve Aydın isimlerinde 3 erkek çocuk.
Bir de nikahsız eşi Ayhan Aydan'dan doğma ve sadece 8 saat yaşayan bir erkek bebek.
Büyük çocuk Yüksel Menderes 8 Mart 1972'de 42 yaşında Ankara'da evinde intihar etti.
Ortanca çocuk Mutlu Menderes 1 Mart 1978'de 41 yaşında Ankara'da trafik kazasında öldü.
Küçük çocuk Aydın Menderes 15 Mart 1996'da 50 yaşında trafik kazası geçirdi bütün vücudu felç oldu, ömrünün sonuna kadar tekerlekli sandalyede yaşadı.
Garip rastlantıdır ama her 3 çocuğun da acıklı sonu hep Mart ayında gerçekleşti.
Kader yazgısı için Mart ayına özel dikkatlerinizi çekerim.
********************
Şimdi gelelim adı anılmayan 4'ncü çocuğa..
Ayhan hanım Başbakan Menderes'ten hamile kalır.
18 Haziran 1955 günü öğleden sonra evinde arkadaşlarıyla neşe içinde bezik oynarken aniden sancılanmaya başlar.
8 aylık hamiledir ve hazırlıksız olduğu için ani gelişme karşısında paniğe kapılır.
Ayhan hanım hemen Adnan beyi arar ama ulaşamaz, arkasından doğumu gerçekleştirecek olan (Daha sonraları İstanbul Belediye Başkanı olan) jinekolog Dr. Fahrettin Atabey'i arar, ona da ulaşamaz.
Evde panik havası esmektedir.
Acilen müdahale kaçınılmazdır.
Yakın bir hastane aranır, doğum uzmanı genç bir hekim olan Dr. Alaattin Orhan eve gelir, evdekilerin de yardımıyla doğum operasyonu başlar.
Bebek ters gelir, müdahale sırasında bebeğin kolu kırılır, bu da yetmezmiş gibi vücuduna ve boynuna kordonlar dolanır.
Steril ortamda kuvöze konması gereken bebek, evde bu olumsuz koşullarda ancak 8 saat yaşayabilir.
Ertesi sabah Dr. Fahri Atabey, Menderes'in Cadillac makam aracıyla eve gelir, Menderes'in şoförü Hayri minik cenazeyi paket gibi sararak otomobilin bagajına yerleştirir ve iki adam doğruca Cebeci Asri Mezarlığı'na giderler.
Cansız minik bedenin çok kısa yaşamının çok kısa adresidir: "560 Ada- 688 parsel".
Ancak kayıtlara bir not düşülür: "Meccanen"
Bu kelime definde garibanlara uygulanan, bedava işlem yapıldığını ifade eder.
Bir diğer deyişle naaşın "Kimsesiz" olduğuna işaret eder.
Dünyanın çelişkilerle, garipliklerle ve inanılmaz trajedilerle dolu olduğunun bir belgesidir bu basit ayrıntı.
Babanız Başbakan, anneniz çok ünlü bir sanatçı ama siz sadece 8 saat yaşayabildiğiniz şu dünyada önemsiz bir "Kimsesiz gariban" olarak kayıtlara girersiniz.
Defin kayıt defterine normalde naaşın kendi adı ile baba adı yazılır ama bazen de özel durumlarda ana adının yazılması gerekebilir.
Defin kayıtlarına "Ayhan Aydan oğlu Ahmet" adıyla yazılır.
Bir prens gibi yetiştirilmesi planlanırken piç yakıştırmasıyla ve gariban muamelesiyle ebedi aleme gönderilen bir talihsiz melek..
Bebeğe anne veya babası tarafından henüz isim bile konulmamıştır.
Bu talihsiz bebeğin resmi kayıtlara işlenmesi gereken ismini işlemi yapan memur, kafasına göre "Ahmet" olarak koyar.
Formalite tamamlanmıştır.
**********************
Hepimiz yaşam akışımızda birilerini çok beğenir, onu herkesten üstün bir kahraman gibi görür, rol model alabiliriz.
O bizim fenomenimizdir.
Erişilmesi güç nirvanamızdır.
Bu bazen popüler bir sanatçı, bazen ünlü bir bilim insanı, antik çağlarda yaşamış felsefeci, klas bir sporcu, karizmatik bir siyasetçi veya efsane komutan olabilir.
Beynimizde onu yüceltir, mistik nitelikler yükler ve sonuçta yaşam koçumuz gibi kabullenebiliriz.
Ona özenir, kimselere belli etmeden onun gibi yaşamaya çalışırız.
Ama..
Tarihin akışında yaşanmış gerçekleri çok iyi okuyarak analiz etmek ve işin perde gerisine de bakıp araştırmak yararlı olur kanısındayım.
Kendimize kahraman olarak seçtiklerimizi ayrıntılı şekilde ve doğru tanımamız gerekir.
Yakınlarımızı üzmemek, üzülmemek ve trajik acılar yaşamamak için..
Cahit Çataloğlu
11 Mart 2023
Ekleme
Tarihi: 12 Mart 2023 - Pazar
14 Mayıs'ın şifresi
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.